Oftalmolojide fotodinamik tedavi
Journal Title: Ege Tıp Dergisi - Year 2019, Vol 58, Issue 3
Abstract
Amaç: Yaşa Bağlı Makula Dejeneresansı (YBMD) sonucu gelişen koroid neovaskülarizasyonlarının farklı tiplerinde, verteporfin kullanılarak yapılan fotodinamik tedavinin (FDT) sonuçlarını değerlendirmektir. Gereç ve Yöntem: Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı’nda YBMD'ye bağlı koroid neovaskülarizasyonlarında FDT uygulanmış 40 hastanın 42 gözü çalışma kapsamına alındı. Olguların tedavi öncesi ve sonrası görme keskinlikleri, kontrast duyarlılıkları ve floresein anjiografideki (FA) lezyon özellikleri kaydedildi. FDT uygulanmış hastaların 7. gün, 6. hafta, 12. hafta ve sonrasında ise bir sorun izlenmediği takdirde 1 yıl süre ile 3 ayda bir olan kontrolleri değerlendirildi. Hastaların 3 ay arayla çekilen FA görüntülerinde lezyonun sızdırma özelliklerine göre tedavinin başarısı değerlendirildi. Bulgular: Çalışmaya alınan 28 erkek, 12 kadın hastanın yaş ortalaması 64.50±12.00 yıldı. Lezyonların 18'i (%43) saf klasik, 4'ü (%9) minimal klasik, 15'i (%36) predominant klasik, 5'i ise okkült idi. Bu lezyonlardan 31'i (%74) subfoveal, 11'i (%26) ise juxtafoveal; 18'i (%43) iyi sınırlı, 28'i (%67) ise kötü sınırlıydı. Lezyon türleri açısından predominant klasik grupta başarı oranı daha yüksek bulundu, ancak bu fark anlamlı değildi (p=0.062). Subfoveal yerleşimli 31 gözden 30'unda başarı sağlanırken (%97), juxtafoveal yerleşimli 11 gözün 8'inde (%73) başarı sağlanmıştı (p=0.049). Tedavi öncesi lezyon çapı, görme keskinliği, kontrast duyarlılık ve uygulanan FDT sayısı açısından başarılı ve başarısız grup arasında anlamlı fark yoktu. Başarılı grupta son muayenede saptanan görme keskinliği düzeyi belirgin olarak yüksekti (p=0.015). Kontrast duyarlılıkta tedavi sonrasında istatistiksel olarak anlamlı düzelme saptandı (p=0.028). Sonuç: FDT, YBMD'ye bağlı gelişen özellikle subfoveal koroid neovaskülar zasyonlarında görme kaybı r sk n azaltmaktadır. Ancak son yıllarda yaygın kullanılan vasküler endotelyal büyüme faktörü inhibitörlerinin başarılı sonuçları nedeniyle FDT'nin YBMD tedavisinde sınırlı bir kullanımı mevcuttur.
Authors and Affiliations
Sevinç Şahin Atik, Filiz Afrashi, Cezmi Akkın
Jinekolojik laparoskopi uygulanan hastaların serebral oksijenasyon takiplerinin retrospektif olarak incelenmesi
Amaç: Laparaskopik cerrahide uygulanan Trendelenburg pozisyonu ve karbondioksit insüflasyonuyla oluşturulan pnömoperiton, serebral oksijen satürasyonu (rSO2) ile pek çok sistemi etkilemektedir. Laparaskopik cerrahi sıras...
Pelvik inflamatuar hastalık sonrası gelişen ovaryan ven tromboflebiti: Bir olgu sunumu
Ovaryan ven tromboflebiti (OVT) pelvik hastalıklara ovaryan damarlarda trombozun eşlik ettiği nadir bir hastalıktır. Hastalık sıklıkla sezaryen, vaginal doğum, pelvik cerrahi ve enfeksiyonlar ile malignite durumlarında g...
Efficacy of intravenous midazolam in dental implant surgery
Aim: The long-lasting procedure in dental implant surgery may impair a patient’s tolerance and make the working conditions for the surgeon difficult. The aim of this study was to explore the effect of administering consc...
Herediter multiple ekzostoz
Herediter multiple ekzostoz, çoğunlukla uzun kemiklerin juksta-epifizer bölgesinden köken alan ekzositozlarla karakterize otozomal dominant bir hastalıktır. Hastalar en sık eklem yakınında tek veya çok sayıda sert, ağrıs...
Üçüncü trimesterda nadir görülen iniensefali olgusu: Literatür ve yönetim
İniensefali, boynun aşırı hiperekstansiyonu ve çeşitli seviyelerde vertebral defektlerle birlikte görülen nadir ve letal bir anomalidir. Nadiren doğan bebekler ise kısa sürede kaybedilirler. Literatürde çok az sayıda uzu...